Nakit Akışı 2: Tahsilatın Önemi

Nakit akışı serimizin ikinci yazısında tahsilatın önemine değiniyor, “Satış hiçbir şeydir, tahsilat her şey” konusuna giriyoruz.

Tabii ki satış hiçbir şeydir derken, “Sattığınız şeyin parasını geç alırsanız ya da alamazsanız bu nakit akışınızı çok ciddi zedeliyor ve tüm operasyonlarınız tehlikeye giriyor. Paranızı almaya, satış kadar çok önem vermeniz gerek,” demek istiyorum.

Bu vesileyle tahsilatın da tanımını yapmış olalım: Parayı almak, parayı toplamak. Dikkatinizi çekerim, “toplamak” diyorum çünkü dağınık olabilir.

10 bin lira fatura kestiniz ve tahsilat için aradınız. Ödeme gücü yoksa “Zor durumdayım bu ay 3 bin lira göndereyim, önümüzdeki ay gerisini hallederim,” diyebilir. Önümüzdeki ay tekrar aradığınızda, “Ekonomi malum, 2 bin lira daha göndereyim,” diyerek süreci uzatabilir. Bakın para dağıldı işte!

Büyük firmalarda işi yalnızca bu olan kişiler hatta birimler var ama küçük bir işletmeyseniz, bir startupsanız bu sizin probleminiz. Tabii ki SaaS Modeli[1]’nde satış yapıyorsanız, perakende satış yapıyorsanız, B2C satış[2] yapıyorsanız tahsilat sıkıntınız olmayacak. SaaS Modeli’nde müşteriniz web sitenize girip kredi kartıyla alım yapıyorsa oh ne âlâ ama bu sınırlı sayıda yerlerin dışında ve B2B satış[3]’ın tamamında hayatınızda bir vade gerçeği olacak ve şirketinizin finansal sağlığı için bu konuya çok hâkim olmanız gerekiyor.

Örneğin fatura kestiniz ve 3 ay vadeli ödeme alacaksınız. O parayı almadığınız 3 ay boyunca maaşları, kirayı, masrafları, elektriği, suyu nasıl ödeyeceksiniz? Geriden gelen alacaklarınız var mı? Bunları kurguluyor olmamız lazım.

Nakit bir şekilde bir yere doğru akıyor. Hemen nakite çevirilebilecek varlıklar için “likidite” diyorlar. “Liquid” sıvı, akışkan, yerinde durmuyor, hep bir yere akıyor. Hedefimiz de bunun cebimize doğru akması olmalı.

Şimdi nakit akışına hâkim olabilmeniz için hemen uygulayabileceğiniz kolay öneriler paylaşmak istiyorum:

1. Finansallarınıza hâkim olun. “Ben teknik insanım, para işlerinden anlamam,” demeyin.

2. Mali müşaviriniz, muhasebeciniz en yakın dostunuz olsun. Bilmediğiniz her şeyi lütfen sorun.

3. 100 TL’lik fatura kestiğinizde cebinize ne kadar para girecek iyi bilin. Ürün maliyetleriniz (sattığınız şeyi üretmek için gerekli para), işi sürdürmek için gerekli operasyon masrafları (maaş, kira vs.) ve vergi kalemlerinize hâkim olun.

4. Belli bir hacmin altında muhasebe yazılımları kullanın. Bu iş için nitelikli yazılımlar var.(Paraşüt, Ne Kolay Ofis vb.). Belli bir hacmin üstünde mutlaka bir ön muhasebeci tutun.

Son olarak: Tahsilata ağırlık verin.

[1] Servis olarak yazılım (SaaS), bulut sağlayıcısının bulut uygulama yazılımını geliştirip koruduğu, otomatik yazılım güncellemeleri sağladığı ve müşterileri için internet üzerinden kullandıkça ödeme olanağına sahip yazılımlar sunduğu, bulut ortamına dayalı bir yazılım sağlama modelidir. [2] “Business to Consumer”, Türkçesiyle “Firmadan Tüketiciye” kavramı şirketlerin tüketicilerle direkt olarak kurduğu ticari ilişkiyi açıklayan ifade eden kısa tanımdır. [3] “Business to Business”, Türkçesiyle “Şirketten Şirkete” kavramı şirketlerin kendi aralarında gerçekleştirdikleri pazarlama veya satış uygulamalarını ifade eden kısa tanımdır.